Covid-19 Türkiye'de İç Turizm Raporu Yayınlandı - Event4.0 | 4. Nesil Etkinlikler, Trend ve Gelişim Portalım

YENİ ÇIKANLAR

9 Mayıs 2020 Cumartesi

Covid-19 Türkiye'de İç Turizm Raporu Yayınlandı

Covid-19 Türkiye'de İç Turizm Raporu Yayınlandı

Türkiye'de  iç turizm talebinde Covid-19 sebebiyle mevcut durum ve beklentileri içeren detaylı İç Turizm Raporu yayınlandı. MÜSİAD Yeni Turizm Kaynakları Geliştirme Komitesi ve İHATO işbirliğiyle çıkarılan rapor Doç. Dr. Ömer Akgün TEKİN ( Akdeniz Üniversitesi ),  Emrullah Ahmet TURHAN ( İHATO ), Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin PAMUKÇU ( Kastamonu Üniversitesi ), Öğr. Gör. A. Abdullah TURHAN (Akdeniz Üniversitesi ) 'dan oluşan araştırma ekibi ile oluşturulmuştur.


İşte rapor'dan göze çarpan detaylar :

Bu araştırmanın temel amacı; Covid-19 salgınının iç turizm talebine etkileri ve
turistlerin hijyen beklentileri hakkında bilgi edinmektir.

Anket sorularında aşağıdaki amaçlara ulaşılmak istenmiştir:
Katılımcıların;
* Bazı demografik karakteristiklerini ve kişisel özelliklerini tespit etmek,
* Klasik turistik tutumları hakkında bilgi edinmek,
* Covid-19 salgını çerçevesinde oluşan turistik tutumları hakkında bilgi edinmek,
* Covid-19 salgınının kendilerine etkileri hakkında bilgi edinmek,
* Covid-19 salgını etkisiyle oluşan hijyen beklentileri hakkında bilgi edinmek.

Analizler 789 katılımcıdan elde edilen veriler üzerinden gerçekleştirilmiştir.

Katılımcıların yaklaşık %29’luk bir oran ile çoğunluğu tatil için temmuz ayını tercih
etmektedir. 
Temmuz ayını sırasıyla; ağustos, eylül ve haziran ayları izlemektedir.

Katılımcıların son 3 yıl içerisinde yaptıkları tatillerinde en çok tercih ettikleri ilk 3 şehir
sırasıyla; Antalya, Muğla ve İzmir olmuştur.
Antalya’nın tercih edilme oranı yaklaşık %67’dir.

Katılımcıların bu yıl Covid-19 salgını bitmesi halinde tercih edecekleri şehirlerin sıralaması
son 3 yıldır yaptıkları tercih ile aynı olmuştur. 
Ancak burada Antalya yine birinci sırada olsa
da tercih edilme oranında bir düşüş (%66,8 => %49,7) olduğu, Muğla’nın tercih edilme
oranında ise bir yükseliş (%23 => %36,9) olduğu görülmektedir.

Katılımcıların %39’luk bir oran ile çoğunluğu 2020 yılı içerisinde bir tatil yapma konusunda
kararsızdır.
Bu soruya net bir biçimde “hayır” yanıtını verenlerin oranı da %33
düzeyindedir.


Katılımcıların yaklaşık %88’inin 2020 yaz sezonu için herhangi bir otelde rezervasyon
yaptırmadığı görülmektedir. 
Katılımcıların %7’si yaptırdığı rezervasyonu iptal ettiğini
belirtirken, %5’i ise rezervasyonunun tarihini beklediği anlaşılmıştır.


Katılımcıların %28’i Covid-19 salgınının Türkiye’de haziran ayı itibariyle sona ereceğini
tahmin etmekteyken %27’lik bir oran ile ikinci büyük çoğunluğun salgının ekim ayı veya
sonrasında biteceğini tahmin etmektedir.
Bulgular farklı bir açıdan değerlendirildiğinde,
katılımcıların %53’ünün Covid-19 salgınının Ağustos ayına kadar sona ereceğini tahmin
ettiği görülmektedir.

Katılımcıların yaklaşık %44’ü Türkiye genelinde vaka sayısının 10 kişinin altına
düştüğünde kesinlikle tatile gitmeyi düşüneceğini belirtmiştir.
 Öte yandan vaka sayısı bin
kişinin altına düştüğünde tatile çıkmaya hazır olabilecek %20’lik bir kesimin olduğu, bunu
100 kişinin altına inildiğinde takip edecek olan %16’lık bir kesimin olduğu görülmektedir

Katılımcıların %55’lik bir oran ile çoğunluğu bu yıl gönül rahatlığı ile tatile çıkabilmeleri için
Covid-19 salgının en geç haziran ayında tamamen bitmiş olması gerektiğini belirtmişlerdir.

Katılımcıların %72’si Covid-19 salgınından dolayı işinin/mesleğinin geleceğinden endişeli
duruma gelmiştir. 
Bu bulgu katılımcıların önemli bir çoğunluğunda “ekonomik gelecek”
kaygısı olduğunu düşündürmektedir. Bu bulgunun, Covid-19 salgınından ekonomik açıdan
zarar görenlerinin oranı (%80) ile örtüştüğü görülmektedir.

Covid-19 salgınından dolayı evde kapalı kalmak, sosyal ve doğal alanlardan
uzak kalmış olmak, “tatile çıkma” isteğinizi nasıl etkiledi?
Katılımcıların %53’lük bir oran ile çoğunluğu Covid-19 salgınının geçtiğine “ikna” olduktan
sonra, tatile çıkmayı yeniden düşünebileceğini ifade etmiştir.
Bu yıl artık kesinlikle tatile
çıkmak istemiyorum diyenlerin oranı ise %20 düzeyinde gerçekleşmiştir. Buna karşılık
katılımcıların %27’si salgın geçer geçmez kesinlikle tatile çıkmak istediğini belirtmiştir.


Grafik Açıklaması :
%53,1 Salgının geçtiğine ikna olursam tatile çıkmayı yeniden düşünebilirim. ( Kırmızı )
%27    Bu yıl kesinlikle tatile çıkmak istemiyorum. ( Yeşil )
%19,9   Salgın geçer geçmez kesinlikle tatile çıkma istiyorum. ( Mavi )

Otellere hijyen konusunda kısmen güveniliyor
Katılımcıların %73’lük bir oran ile büyük çoğunluğu, Covid-19 salgınından sonra otellerin
hijyen kriterlerini sağladığına dair almış oldukları/alacakları kalite/standardizasyon
sertifikalarına “kısmen” güvenebileceklerini ifade etmiştir. Ancak katılımcıların yaklaşık
%17’si bu sertifikaya kesinlikle güvenemeyeceğini belirtmiştir.

Rapor Sonucu 

İç turizmin kaleleri Antalya, Muğla, İzmir. Ancak Antalya talebinde azalış, Muğla
talebinde artış sinyali var!
Katılımcılar, son 3 yıl içerisindeki tatillerinde en çok sırasıyla; Antalya, Muğla ve İzmir
destinasyonlarını tercih etmişlerdir. Bu yıl ise, salgının kısa bir süre içerisinde bitmesi
halinde, bu destinasyon sırlaması değişmemektedir. Ancak bu sıralamada Antalya’nın
tercih oranı azalmakta, Muğla’nın tercih oranı artmaktadır.

“Kararsızlar” ikna edilirse, oteller için talep daralması en fazla %33 düzeyine kalır!
Katılımcıların çoğunluğu (%39) 2020 yılı içerisinde “bir otelde kalarak” tatil yapma
konusunda kararsızdır. Her üç katılımcıdan biri ise bu yıl “bir otelde kalarak” tatil yapmak
istemediğini belirtmiştir. Ancak kararsızları olumlu etkileyecek koşulların oluşması ile
otelde tatile yönelik talep daralması en fazla %33 bandında tutulabilir.

Bu yıl 100 kişiden en az 80’i yeniden sıcak denizlere inebilir!
Katılımcıların %27’si salgın geçer geçmez tatile çıkmak istediğini belirtmiştir. Öte yandan
ikna olursa tatile gitmeyi düşüneceklerini belirtenlerin oranı %53 düzeyindedir. Ancak
katılımcıların %20’si bu yıl kesinlikle tatile gitmek istemediğini belirtmiştir. En olumsuz
tutuma sahip bu %20’lik kesimin de salgının ve oluşturduğu olumsuz psikolojik koşulların
düzelmesi halinde küçülme göstereceği beklenmektedir.
Talep, salgının bitiş tarihi konusunda “iyimser” ve “kötümser” iki kutba ayrılmış
durumda. İyimserlerin desteğe, kötümserlerin iknaya ve motivasyona ihtiyacı var!
Katılımcılar salgının Türkiye’de sona erme tarihini tahmin noktasında iki uç gruba
bölünmüşlerdir. %32’lik bir kesim salgının yakın vadede (Mayıs-Haziran) biteceğini tahmin
ederken %28’lik bir kesim salgının en erken ekim ayında biteceğini tahmin etmektedir. Bu
tablo birbirine yakın oranlarda ikiye bölünmüş “iyimser” ve “kötümser” iki ayrı kitlenin
oluştuğunu ortaya koymaktadır.

Konjonktürel bir turist profili: “endişeli istekliler”
Sağlığı konusunda “endişeli”, tatile çıkma konusunda “istekli”!
Her on katılımcıdan yedisi virüsün kendilerine de bulaşabileceğini düşünüyor ve endişeli.
Katılımcıların %44’lük bir oran ile çoğunluğu, Türkiye genelinde vaka sayısı ancak 10
kişinin altına düşünce kesinlikle tatile gitmeyi düşüneceğini ifade ediyor. Bu durum
katılımcıların “endişeli” olduğunu göstermektedir. Öte yandan vaka sayısındaki azalma ile
turizme talep arasında da ters orantılı bir tutumun oluşacağı görülmektedir. Öyle ki, tüm
Türkiye genelinde vaka sayısı bin kişinin altına düştüğünde, kesinlikle tatile gitmeyi
düşüneceğini belirtenlerin oranı %40 düzeyindedir ve buraya kadar ki bulgular birlikte
okunduğunda, insanların endişeli olmalarına rağmen, tatile gitme konusunda da “istekli”
oldukları anlaşılmaktadır. Bu çerçevede; salgınla mücadele sürecindeki başarı
sürdürülerek endişe giderilmelidir. Belirli bir eşikten sonra, artık tatil yapma isteği
konusunda talebin motivasyonu Kültür ve Turizm Bakanlığı ve sektör işbirliğinde
arttırılmalıdır.

“Büyük karar” ayı: Haziran!
Salgın haziran ayında tamamen bitmiş olur ise katılımcıların %55’i bu yaz gönül rahatlığı
ile bir otelde kalarak tatil yapabileceklerini belirtmişlerdir. Haziran, katılımcıların çoğu için
hem salgınının bitişinin beklendiği ayı  hem de kendi planları için kritik
olan ayı işaret etmektedir. Bu nedenle haziran ayında vaka sayılarının ülke genelinde 100
kişinin altına düşmesi durumunda, katılımcıların %56’sının  tatile
psikolojik açıdan hazır hale geleceği anlaşılmaktadır. Öte yandan katılımcıların %88’i
haziran ayından sonra tatile çıktıklarını belirtmişlerdir. Bu durum, salgınla
mücadelede haziran ayı sonuna kadar yakalanacak başarının, iç turizm talebi için kararı
kritik düzeyde etkileyeceğini düşündürmektedir.

Salgın “cüzdan”a da bulaştı. Ancak tatilsiz de olmuyor!
Her on katılımcıdan sekizi, salgından bir şekilde ekonomik olarak zarar gördüğünü, yedisi
ise işinin/mesleğinin geleceğinden endişeli olduğunu ifade ediyor. Ancak bu sene kesinlikle
tatile gitmeyeceğim diyenlerin oranı, on kişiden iki kişiye tekabül ediyor. Yani salgından
ekonomik zarar gören sekiz kişiden altısı ve işinin/mesleğinin geleceğinden endişeli
olduğunu ifade eden yedi kişiden beşi, bu zorluklara rağmen “tatile gitmekten vazgeçtim”
demiyor.

“Otelsiz tatil, minimalist tesis!”
Büyük ve kalabalık oteller “out”, daha sakin butik oteller, otonom ruhlu bungalov ve
villalar “in”
“Evde kalmak” halinin 100 katılımcıdan 27’sini tatile gitme konusunda “kararlı”, 53’ünü ise
“ikna olması halinde” tatile çıkamaya istekli hale getirdiği görülmektedir. Buna rağmen
kesinlikle tatile çıkmayacağım diyenlerin oranı %20 düzeyindedir. Ancak katılımcılara
“2020 sezonu bitmeden bir otelde kalarak tatil yapmayı planlıyor musunuz?” sorusu
sorulduğunda, bu soruya “hayır” yanıtını verenlerin oranı %33 düzeyinde
gerçekleşmiştir.
Diğer bir ifadeyle “tatil yapmak istemiyorum” diyenlerin oranı: %20
düzeyindeyken, “bir otelde kalarak tatil yapmak istemiyorum” diyenlerin oranı %33
düzeyindedir. İki kitle arasındaki farkı oluşturan %13’lük kesimin otel dışında bir tatil
arayışına yönelebileceği tahmin edilmektedir. Bu durumun; otel gibi büyük kapasiteli
konaklama işletmelerinden, butik otel gibi daha ufak çaplı, villa ve bungalov gibi daha
özerk konaklama işletmeleri türlerine yönelik bir talep doğuracağı düşünülmektedir. Hatta
talepte, Antalya destinasyonu için azalış Muğla destinasyonu için artış şeklinde gözlenen
sinyalin gerekçelerinden birinin de bu olabileceği değerlendirilmektedir.
Öte yandan bu durumun, daha çok küçük çaplı tesisleri bünyesinde barındıran Karadeniz
bölgesi gibi destinasyonlara yönelik talebi de arttırabileceği tahmin edilmektedir.

Süreçte kritik bir adım: Sertifikaya güven sağlamak!
Otellerin Covid-19 sonrasında hijyen kriterlerini sağladığına dair almış oldukları/alacakları
kalite/standardizasyon sertifikalarına “kesinlikle güvenenler”in oranı %10 iken “kesinlikle
güvenemeyenler”in oranı %17 olarak belirlenmiştir. Bu oran, bu yıl kesinlikle tatile
çıkmayacağını belirtenlerin oranı (%20) ile uyum göstermektedir. Ancak sertifikaya kısmen
güven oranı ise %73 düzeyindedir. Zaman içerisinde bu kitlenin güvenini arttıracak
gelişmelerin olması, sertifikaya güven oranını daha yüksek bir düzeye çekebilir. Öte
yandan katılımcıların henüz kriterleri ve uygulaması belirlenmemiş bir sertifika hakkında
değerlendirme yaptıkları da gözden kaçırılmamalıdır.

En zor kitle: “Endişeli isteksizler”
Yapılan detaylı analizlerde bazı spesifik gruplardaki katılımcıların 2020 tatili için diğer
katılımcılara nazaran daha olumsuz tutumlara sahip oldukları belirlenmiştir. Bu doğrultuda,
salgın konusunda güvenli aşamaya gelindikten ve gerekli tedbirler alındıktan sonra, iç
turizm talebinde en fazla ilginin gösterilmesi ve ikna edilmesi gereken kitlenin; kadınlar, 31-
40 yaş aralığındaki bireyler, çocuklu aileler ve 5.000 TL gelir düzeyinin altındaki bireyler
olduğu belirlenmiştir. Bir birey bu kriterlerin ne kadarına birden sahip ise, 2020 yılı
içerisinde turizme katılma ihtimali de o kadar zayıf hale gelmektedir. Bu bireylerin diğer
gruplara nazaran hem “endişe” düzeyleri daha yüksek, hem de tatile çıkma istekleri daha
düşüktür. Araştırmanın “nicel bulgular: detaylı analizler” kısmında yapılan analizlerde,
diğer koşullardan bağımsız olarak, kitledeki endişe arttıkça, tatile çıkma isteğinin de
anlamlı bir biçimde azaldığı belirlenmiştir. Diğer bir ifadeyle, tatile çıkma isteğinin
arttırılmasında ana strateji, endişe duygusunu oluşturan etkenler ile mücadele etmek
üzerine kurgulanmalıdır.

Katılımcıların Beklentileri
Katılımcıların mutfak departmanına yönelik hijyen beklentileri
Personel gereklilikleri
* Mutfaktaki personele düzenli olarak Covid-19 testi yapılması,
* Mutfaktaki personelin gerekli sağlık kontrollerinden geçtiğinin belgelenmesi,
* Mutfaktaki personelin eldiven, maske ve siperlik kullanması,
* Mutfaktaki personele Covid-19 ile ilgili eğitim verilmesi,
* Mutfaktaki personelin her aşamada sosyal mesafelerinin korunması,
* Mutfaktaki personelin kişisel temizliğine dikkat edilmesi ve denetlenmesi.

Mutfak alanı ve üretim
* Mutfağın açık mutfak şekline dönüştürülmesi ve misafirlerin izlenimine açılması,
* Büfeden alınan yemekleri personelin tabaklara doldurması, ortak kaşık kepçe
kullanılmaması,
* Mutfak havalandırma sisteminin kaliteli ve bakımlı olması, sıklıkla kontrol edilmesi,
* Gıdaların helal belgeli olması,
* Ürünlerin markalarının misafir ile paylaşılması,
* Ekmeklerin poşetli olması,
* Sebzelerin, sebze yıkama sularıyla yıkanması,
* Bazı ürünlerin (peynir, zeytin vb.) paketli olarak sunulması,
* Pişmeden yapılan yemeklerin bu sene menülerde yer almaması,
* Mutfaktaki üretimin şu an yürürlükte olan yiyecek güvenliği uygulamaları (HACCP
gibi) ile gerçekleştirilmesi,
* Menülerdeki çeşitliliğin azaltılıp kalitenin artırılması,
* Gerekirse saat aralığının arttırılıp öğün sayısının azaltılması,
* Hijyen ve bu hijyen düzeyi ile ilgili sertifikasyon sağlanması.
* Portör muayenesi aralığının arttırılması,
* Mutfak ekipmanlarının sterilizasyonunun daha etkin ve sık biçimde sağlanması,
* Mutfağa gelen her gıda ürününün, gıda ile temasa uygun kimyasallar ile dezenfekte
edilmesi,
* Et çözdürme sistemlerinin gerekli hijyen koşullarını sağlaması,
* Swab ve numune alma sıklığının artırılması,
* Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açıkladığı sertifikasyon kurallarına uyulması,
* Tüm bu kuralların işletilmesi ile ilgili kamu denetimlerinin sık yapılması.

Katılımcıların restoranlara yönelik hijyen beklentileri
Personel gereklilikleri
* Restoranda çalışan personele Covid -19 ile ilgili bilgilendirici ve sonuç odaklı eğitim
verilmesi,
* Restoranda çalışan personelin gerekli sağlık kontrollerinden geçtiğinin
belgelenmesi,
* Restoranda çalışan personele düzenli Covid-19 testi yapılması.
Büfe kullanımı
* Açık büfe servisinin bu sene kaldırılması,
* Açık büfe sistemi varsa büfelerde siperliklerin olması,
* Açık büfe sistemi varsa da yine de hizmetin A la Carte olarak sunulması.
Sosyal mesafe
* Açık büfe sistemlerde, büfeler arası mesafeler en az 1,5 metre, koridorun en az 3
metre olması,
* Büfeden yiyecek alacak misafirler için bir koridor oluşturulması ve mesafelerin yerde
çizgiler ile belirtilmesi yoluyla sosyal mesafe imkanı sağlanması,
* Restorandaki kapasitenin azaltılması,
* Masaların arasında mesafe olması,
* Masaların arasına gerekirse paravan konması,
* Restoran saat aralıklarının arttırılması ve yoğunluk azaltıcı tedbirler alınması,
* Yeterli alanı olmayanlarda yemek saatlerinde esneklik sağlanmalı ya da oda
numarasına göre rezerve saate benzer bir sisteme geçilmesi,
* İmkan varsa restoranın açık hava kısmının da kullanılması.

Servis
* Odaya servis seçeneğinin daha cazip hale getirilmesi,
* Yiyecek ve içecek servisinin A la Carte olarak yapılması,
* Yiyecek ve içecek servisini şu an yürürlükte olan yiyecek güvenliği uygulamaları ile
gerçekleştirilmesi,
* Yiyecek ve içecek takımlarının düzenli sterilizasyonunun sağlanması,
* Her türlü içecek ikramlarını sadece servis personelinin yapması,
* Peçete ve çatal kaşıkların muhafazalı/ambalajlı bir şekilde masaya servis edilmesi,
* Yiyecek ve içecek servislerinde kullan-at ürünlerin kullanılması,
* Otelin her türlü hazırlığına rağmen yine de restoranda misafirlerin kurallar ile ilgili
bilgilendirilmesi,
* Kurallara uymayan misafirin uyarılması.

Hijyen
* Restoran girişinde dezenfeksiyon tüneli ve ateş ölçme gibi tedbirlerin alınması,
* Restoranda belli aralıklarda el dezenfektanı bulundurulması,
* Restorandaki havalandırma ve iklimlendirme cihazlarının temizlik/kontrolünün sık
yapılması,
* Masaların ve genel alanların düzenli ve sık sık dezenfekte edilmesi,
* Masa ve sandalyeler ile çocuk sandalyeleri her kullanımdan sonra temizlenmesi.

Katılımcıların otel odalarına yönelik hijyen beklentileri
Personel gereklilikleri
* Kat personeline düzenli Covid-19 testi yapılması,
* Katta çalışan personele Covid -19 ile ilgili bilgilendirici ve sonuç odaklı eğitim
verilmesi,
* Kattaki personelin gerekli sağlık kontrollerinden geçtiğinin belgelenmesi,
* Her kat için belli kişisel steril önlemlerinin alınmış olması,
* Check-out 'a kadar odaya kat personeli girmemesi.

Hijyen
* Odalarda el dezenfektanı bulundurulması,
* Oda değişimlerinde daha fazla havalandırma yapılması,
* Odanın içindeki tüm nesnelerin bu amaca uygun kimyasallarla dezenfekte edilmesi,
* En çok el ve yüz temasının olduğu lavabo/banyo ürünlerinin kontrol listeleri olması,
temizliği yapan personelin ismi ve temizlik saati yazılması,
* Doluluk oranları dikkate alınarak özellikle sezon açılışında sosyal mesafe
sağlanması amacıyla iki dolu oda arası bir boş oda ve 72 saatlik boş odalar
sağlanabilmesi
* Yüksek sezonda odaların çıkış işlemlerinin ardından sisleme dezenfeksiyonu
yapılması,
* Tek kullanımlık eşyaların yaygınlaşması,
* Yatak, alez ve çarşaf kılıfların sık değiştirilmesi,
* Su ısıtıcı, bardak vb tekrar tekrar kullanılan araç gereçlerin kaldırılması,
* Lavabo ve banyo kısmında da hijyene özen gösterilmesi.

Katılımcıların otel havuzlarına yönelik hijyen beklentileri
Hijyen sanitasyon
* Misafirlerin bir dezenfektan duşun altından geçtikten sonra havuza girmesinin
zorunlu hale getirilmesi,
* Havuz etrafında kullanılan duş sularının havuz suyu gibi dezenfekte edilmesi,
* Havuza girmeden önce sağlık kontrolünün yapılması,
* Açık yarası olanların havuza alınmaması,
* Bulaşıcı hastalığı olanların havuza alınmaması,
* Bone takılmasının zorunlu hale getirilmesi,
* Duş vanası, merdiven trabzanı gibi temas halinde olan tüm yerlerin sürekli sterilize
edilmesi,
* Havuz suyunun (virüse karşı geliştirilen kimyasallarla) genel temizliğinin sürekli
yapılması,
* Havuzun günlük bakımının ve temizliğinin daha sık yapılması,
* Havuz sularının analizinin günlük değil saat başı yapılması ve sonucun misafir
tarafından görülür bir yere asılması,
* Havuz suyunda ozon sistemlerinin mutlaka olması,
* Şezlong minderi ve havlu gibi ürünlerin tek kullanımlık olması, her kullanım sonrası
temizlenmesi veya odaya mahsus olması,
* Aileye özel kullanım veya kişiye özel küçük havuz sağlanması, buna bağlı olarak da
dezenfekte işleminin yapılması,
* Havalandırma sisteminin Covid-19'a karşı etkili olacak şekilde modifiye edilmesi ve
bu konuda misafirlerin bilgilendirilmesi.

Sertifika-standardizasyon
* Tesisin bağımsız bir kuruluş tarafından şeffaf bir şekilde denetlenmesi şartıyla
hijyen ve dezenfeksiyon sertifika sisteminin sağlanması,
* Yapılan denetimlerin video kayıt sistemiyle kaydedilmesi ve isteyen müşterilerin
seyredebileceği bir platformda sürekli olarak bulunması,
* Devletin ilgili birimleri tarafından yapılan denetimlerde kritik bulgular söz konusu
olduğunda mutlaka havuzun kapatılması,
* Belli kriterde kıyafetle havuza girilmesinin sağlanması,
* Sağlık Bakanlığı talimatlarına uyulduğunun belgelenmesi,
* Havuzun sadece klor oranı ya da pH oranı değil tüm değerlerini kapsayan
bilgilendirme yazısı havuz kenarında olması.

Sosyal mesafe
* Havuz içi yoğunluğun sosyal mesafeyi tehdit etmeyecek şekilde kontrol altında
tutulması ve gerekirse havuz rezervasyon sisteminin uygulanması,
* Havuzun etrafındaki kullanım alanlarının, şezlong vb. sosyal mesafeyi tehdit
etmeyecek şekilde ayarlanması.

Personel gereklilikleri
* Hijyeni kontrol eden ve müdahale etme hakkına sahip profesyonel bir personelin
sürekli havuz kenarında bulundurulması,
* Tüm personelin Sağlık Bakanlığı tarafından periyodik teste tabi tutulması,
* Personelin, çalışma esnasında kişisel koruyucu ekipman kullanması.

Genel tedbirler
* Termal kameralar ile sürekli takibin sağlanması,
* Aquaparkın kapatılması,
* Çocuk havuzlarının kapatılması,
* Havuza girecek kişilere hızlı test yapılması ve sonuca göre havuz hizmeti
sunulması.

Katılımcıların otelin genel alanlarına yönelik hijyen beklentileri
Hijyen-sanitasyon
* İzolasyon ve dezenfeksiyon önlemlerinin alınması,
* Doğru şekil ve yöntemlerle düzenli ve sürekli hijyenik temizlik ve dezenfekte
işleminin yapılması,
* Dezenfeksiyon makinesi ile ortak alanların sürekli temiz tutulması,
* UV-C kullanılarak tüm genel alanların dezenfekte edilmesi,
* Kullanılan tüm aletlerin temizliğinin sürekli hijyenik şekilde yapılması,
* Virüsün bulaşmasında etkili olabilecek malzemelerin kullanılmaması,
* El dezenfektanlarının asansör, salon girişleri gibi her alanda olması,
* Asansör gibi temasın çokça olduğu yerlerin, sıkça sabunlu bezle silinmesi,
* Otel-plaj yolu üzerinde el dezenfektanlarının bulunması,
* Maske, eldiven gibi malzemelere erişimin kolay olması,
* Şezlong minderi ve havlu gibi ürünlerin tek kullanımlık olması, her kullanım sonrası
temizlenmesi veya odaya mahsus olması,
* Her müşteriye özel tek kullanımlık malzemeler ile hizmet verilmesi,
* Ortak alanların iyi bir şekilde havalandırılması,
* Klima santrallerinde UV-C kullanılması.

Sertifika-standardizasyon
* Tesisin bağımsız bir kuruluş tarafından şeffaf bir şekilde denetlenmesi şartıyla
hijyen ve dezenfeksiyon sertifika sisteminin sağlanması,
* Yapılan denetimlerin video kayıt sistemiyle kaydedilmesi ve isteyen müşterilerin
seyredebileceği bir platformda sürekli olarak bulunması.

Yiyecek-içecek
* Kahve makineleri, soda makineleri, maşa ve kepçe gibi özellikle misafirlerin elleriyle
temas ettiği eşyaların her hizmetten sonra temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi,
* Her servisin ardından büfe yüzeylerinin temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi,
* Tesisin yiyecek-içecek sunulduğu her noktasında plastik içecek kutuları yerine
sağlıklı cam şişelerin tercih edilmesi,
* İçecekler dâhil bütün ürünlerin kapalı ambalajlarda sunulması.

Sosyal mesafe
* Sosyal mesafenin artırılmış olması. Bu kapsamda masa, şezlong gibi eşyaların
arasının sosyal mesafe kurallarına uygun olması,
* Lobby, fuaye, dinlenme ve oturma alanlarında koltuk ve sandalye sayıları en aza
indirilerek sosyal mesafe işaretlemelerinin yapılması,
* Ortak alanlarda kalabalıkların olmaması ve sosyal mesafe kurallarına uygun
hareket edilmesi,
* Açık havada temas mesafesinin 2 metre olması,
* Aynı anda ortak kullanılabilecek masalarda kişi sayısı limitinin olması,
* Disko gibi yoğunluğun fazla olduğu eğlence yerlerinin kapatılması,
* Plajın aşırı kalabalık olmaması için rezervasyon sisteminin uygulanması.

Personel gereklilikleri
* Personelin, virüs ile ilgili bilinçli olması, kişisel bakımına ve hijyen kurallarına uygun
hareket etmesi,
* Yeterli sayıda personelin hizmet sunması,
* Tüm personelin Sağlık Bakanlığı tarafından periyodik teste tabi tutulması.

Genel tedbirler
* Yabancı misafir sayısının minimum düzeyde tutulması,
* Ortak alanlarda maske takma zorunluluğunun getirilmesi,
* Misafirlerin, ortak alanların girişinde bulunan dezenfektan jel ile ellerini dezenfekte
etmelerinin sağlanması,
* Çalışanların otel de konaklaması ve dışarısı ile ilişkilerine ara vermesi.

Katılımcıların uçak kabinine yönelik hijyen beklentileri
Hijyen-sanitasyon
* Uçağa binmeden yolcuların dezenfektan cihazından geçmesi,
* Uçağa binişte yolcuların muayene edilmesi, yolculara maske verilmesi ve el
dezenfektanı sunulması,
* Uçağın her sefer sonrası koltuk cepleri dahil dezenfekte edilmesi,
* Her koltuğa, masaya, yastığa yolcu değişimlerinde değiştirilip atılacak kullan-at kılıf
takılması ya da bu eşyaların dezenfekte edilecek bir malzemeyle örtülmesi,
* Bagajların dezenfekte edilmeden uçağa kesinlikle alınmaması,
* Uçak içinde gazete dergi kitapçıkların olmaması,
* Uçak içindeki tuvaletlerin en üst seviyede temiz tutulması,
* Havalandırma sisteminin içerideki havayı sürekli temizlemesi,
* Klima santrallerinde HEPA filtre beraberinde UV-C kullanılması,
* Havalimanlarının tamamen dezenfekte edilmesi,
* Havaalanındaki hijyen tedbirlerinin salgından sonra da belirli ölçüde devam etmesi.

Sertifika-standardizasyon
* Uçağın bağımsız bir kuruluş tarafından şeffaf bir şekilde denetlenmesi şartıyla
hijyen ve dezenfeksiyon sertifika sisteminin sağlanması,
* Yapılan denetimlerin video kayıt sistemiyle kaydedilmesi ve isteyen müşterilerin
seyredebileceği bir platformda sürekli olarak bulunması,
* Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı talimatlara tam uyulması.

Yiyecek-içecek
* Yiyecek içecek ürünlerine çıplak elle temasın olmaması,
* İkramların ambalajlı bir şekilde yapılması,
* İçecekler dâhil bütün ürünlerin kapalı ambalajlarda sunulması,
* Her yolcuya özel tek kullanımlık malzemeler ile hizmet verilmesi.

Sosyal mesafe
* Yan yana oturan yolcu olmaması, oturum düzeninin çapraz olması,
* Uçağa biniş ve inişlerin sıkışıklığa sebep olmayacak şekilde organize edilmesi,
* Hasta veya rahatsızlığı olan yolcuların diğer yolculardan ayrı tutulması,
* Koltuk aralarına koruyucu cam veya plastik yüzeylerin yerleştirilmesi,
* Kabin bagajı koyma sırasındaki yoğunluğun önüne geçilmesi veyahut kabin
bagajının yasaklanması,
* Zorunlu olmadıkça kimsenin yerinden kalkmaması. İzinsiz yerinden kalkmanın
yasak olması. Kalkacak kişinin hostes nezaretinde maske vb. malzemelerle
kalkması.

Personel gereklilikleri
* Personelin, virüs ile ilgili bilinçli olması, kişisel bakımına ve hijyen kurallarına uygun
hareket etmesi,
* Tüm personelin Sağlık Bakanlığı tarafından periyodik teste tabi tutulması,
* Uçuş ekibinin sağlık kontrollerinin yapılmış olması, kişisel temizliğine dikkat etmesi,
maske ve eldiven kullanması.

Genel tedbirler
* Hastalık belirtisi gösteren yolcu ve mürettebatın uçağa alınmaması.
* Sadece vaka sayısı sıfır olan yerleşim yerlerine sefer düzenlenmesi,
* Tüm iç hatlarda su hariç servisin kaldırılması,
* Biniş öncesi hızlı test yapılması,
* Yaşa göre yolcuların bölümlere ayrılması,
* Uçurulan bir uçağın en az 72 saat boyunca uçurulmaması,

Katılımcıların diğer hijyen beklentileri
Resepsiyon
* Misafirlerin otele giriş kapısında sağlık kontrollerinin yapılması,
* Misafirlerin bavul ve çantalarının misafire bilgisinin verilerek dezenfekte edilmesi,
* Misafirlere maske verilmesi,
* Rezervasyonu olan misafirler için giriş ve çıkış işlemlerinin hızlandırılması,
* Misafirlere otel bilgisi, sosyal mesafe, alınan önlemler ve uyarılara ilişkin
bilgilendirme formu verilmesi,
* Misafirlerin kişisel bakımlarını yapabilmeleri ve telefonlarını temizleyebilmeleri için
uygun dezenfektanlar bulundurulması,
* Resepsiyon masalarının ve mobilyalarının belirli aralıklarla (2-3 saatte bir)
dezenfekte edilmesi,
* Sosyal mesafe kuralına uygun işaretlemelerin yapılması,
* Kapı anahtarları ve kartlarının dezenfekte edilip teslim edilmesi.

Kat hizmetleri ve çamaşırhane
* Çarşaf ve diğer tekstil ürünlerinin toplanmasında görevli personelin maske ve
eldiven kullanması ve uzun kollu sıvı geçirmeyen önlük giymesi,
* Misafirler tarafından kullanılan tekstil ürünleri (nevresim, çarşaf, havlu vb.), toz ve
partikül oluşumuna izin vermeyecek (çırpma ve silkeleme yapılmamalıdır) şekilde
dezenfekte edilmesi,
* Yıkama için deterjan ve sıcak su (60-90oC) kullanılması ve bu malzemelerin
kurutma makinesinde kurutulması,
* Temizlik sırasında, her oda için ayrı ayrı tek kullanımlık bezlerin kullanılması.

Transfer
* Araçların her seyahat sonrasında dezenfekte edilmesi,
* Şoförlerin günlük testlerinin yapılması,
* Şoförlerin maske, eldiven gibi koruyucu önlemler alması,
* Taşıtlarda alkol bazlı el antiseptik kolonya ve yolcular için yeterli sayıda maske
bulundurulması,
* Yolcu ile temasın ve konuşmaların minimum düzeyde olması,
* Araçların kesintisiz bir şekilde havalandırılması,
* Koltuk, kapı kolu, el tutacağı gibi sık temas edilen yüzeylerin her servis başlamadan
önce dezenfekte edilmesi.

Toplantı salonları


* Salonun giriş bölümünde el dezenfektanının bulunması,
* Toplantı salonlarının, otel yönetimi tarafından hazırlanan protokole göre
temizlenmesi,
* Masa ve oturma düzeninin sosyal mesafe kurallarına uygun yerleştirilmesi,
* Salonlarda yer alan teknik ekipmanların (mikrofon, telsiz, telefon, monitör vs.)
düzenli olarak dezenfekte edilmesi,
* Salonlarda havalandırmanın düzenli yapılması.

Fitness salonları & SPA
* Salon girişinde sosyal mesafe işaretleri ve misafirlerin kullanımı için el
dezenfektanının bulunması,
* Fitness salonları & SPA’nın, otel yönetimi tarafından hazırlanan protokole göre
temizlenmesi,
* Spor aletlerinin birbirine olan aralığı sosyal mesafe dikkate alınarak düzenlenmiş̧
olması,
* Spor aletlerinin tüm yüzeyleri ve temasın olduğu tüm yüzeylerin düzenli olarak
dezenfekte edilmesi,
* Temiz ve kirli havlu istasyonunda, misafirler ve çalışanların temasını en aza
indirecek şekilde önlemlerin alınması,
* Salonlarda havalandırmanın düzenli yapılması.

Kaynak :
https://www.musiad.org.tr/icerik/haber-detay-39/p-901
https://www.ihato.org/musiad-ve-ihatodan-covid-19-sonrasi-ic-turizm-raporu/




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder